-Azize Akın
Avusturya Cumhuriyeti; Orta Avrupa’da bulunan ve 9 eyaletten oluşan bir ülkedir. Ülkenin resmi dini Hristiyanlık olsa da İslam dini her geçen yıl yaygınlaşmaya devam etmekte. Bununla birlikte son dönemde medyada sıklıkla duyduğumuz islamofobi de günlük hayatın bir parçası olma yolunda ilerlemektedir. Peki, bu gündemler, bütün öğrencilere eşit davranılması gereken okullarda Müslüman öğrencileri nasıl etkiliyor?
Türkiye’de başörtüsü yasak iken, bu durumdan mağdur olan hanım kardeşlerimiz, Avusturya’daki Viyana İslam Federasyonu bünyesinde açılan lisede eğitimlerini tamamlama şansı kazanmışlardı. Ancak daha sonra devir değişti; Avusturya’ya gelen sağcı hükümetler zamanla oy toplamak için kendilerine Müslümanları hedef seçtiler. Müslümanlara pek hoş bakmayan ırkçı kesimden de büyük destek alınca, kademeli olarak başörtüsü yasakları başladı. Önce anaokullarında daha sonra ise ilkokullarda uygulanan bu yasak, şimdi de ortaokullar için düşünülüyor. Anaokulu ve ilkokul çağındaki çocukların zaten İslam'a göre başörtüsü takma zorunluluğu olmadığı için sessiz kalan Müslümanları, önümüzdeki yıllarda daha zor günler bekliyor.
Müslüman öğrencilerin başörtüsü konusunda okullardaki destekçileri öğretmenleri olsa da; konuya duyarsız kalan, hatta bu konuda öğrencilerin karşısında duran öğretmenlerin sayısı da az değil. Bu tarz olaylarda öğretmenler; genellikle spor dersinden konuya girerek, boğulma tehlikemizin olması gibi gülünç sebepleri öne sürmekteler. Bunun yanında ‘‘Türkiye’de bile bir dönem başörtüsü yasağı vardı, ne güzeldi değil mi?’’ gibi küçümseyici sözleri dile getirmekten geri kalmıyorlar. Öğretmenlerin söylemleri ile birlikte, medyanın etkisi altında kalan gençlerden de ‘‘Bugün karnaval değil ki, neden kostüm giydiniz?” gibi sözleri duymak hayatımızın bir parçası oldu.
Okul haricindeki günlük hayatımızda da yolda imâlı bakışlara maruz kalıyor ve çeşitli söylemlerin hedefi oluyoruz. Yaşadıklarımız bazen ağır geliyor olsa da, bu dünyanın bir de ahireti olduğu düşüncesi ile kendimizi motive ediyoruz. Rabbim hak davada ayaklarımızı sabit kılsın.
Avusturya halkı özünde hoşgörülü, kolay kolay düşmanlık beslemeyen bir toplumdur. Genel olarak Müslümanlara ve yabancılara iyi davranmalarına rağmen hükümetin medyada yapmış olduğu propagandalardan etkilenip, taşkınlığa gidenleri olmaktadır. Avrupa’daki modern yaşam ne kadar güzel görünse de, iç yüzünü sadece yaşayanlar bilir. Bu dünyanın bir imtihan olduğunu unutmayıp, tüm Müslümanların bu mücadelede uyanık ve duyarlı olmalarını temenni ederim.
Yorumlar
Yorum Gönder